Blog

Mine İle Murat

Günaydın sevgilim diyerek Murat’ın yanağına kocaman bir öpücük kondurdu Mine. Murat çok tedirgin oldu ve etrafa bakmaya başladı. Korkma kimseler yok, görmezler deyip diğer yanağından da öptü onu. Murat Mine’nin öğretmeniydi.

Bu üniversitede bir duyulsa yer yerinden oynardı. O yüzden korkuyordu Murat. Tüm kariyer hayatı bitebilirdi ama kalbine de söz geçirememişti. Mine zaten çok çılgın, kimseden korkmayan uçuk kaçık biriydi. Zaten Murat da onun bu hallerine vurulmuştu. Mine o zamanlar hemen anlamıştı Murat’ın ondan hoşlandığını. Ama bilerek anlamazlıktan gelip onunla kedinin fareyle oynadığı gibi oynadı. En sonunda okul çıkışı Murat arabasına binerken pat diye açtı kapıyı o da bindi. Hadi yemek yiyelim dedi ve Murat’ın şaşkın yüzünü görünce kıkırdamaya başladı. İşte her şey o akşam başladı.

Ben asla âşık olmam diyen Mine çok âşık olmuştu Murat’a. Sürekli beraber vakit geçirmeye başladılar okul çıkışlarında, hafta sonlarında. Gerçi Mine rahat duramayıp okulda da bazen fazla yakın davranabiliyordu Murat’a. Mine de Murat da bu durumu en yakın arkadaşlarına dahi söylemediler. Bir gün çok kötü kavga ettiler. Mine ağlayarak en yakın arkadaşı Selin’e gitti. Olan biten her şeyi en başından anlattı ona. Selin şok olmuştu. Belli etmemeye çalışsa da çok üzüldü ve sinirlendi. Çünkü o da Murat hocaya âşıktı. Ama Murat hiç fark etmemişti ve onu önemsememişti. Demek bu yüzdendi. Mine olmasaydı belki de o sevgili olacaktı Murat hocayla. Mine’yi teselli ediyormuş gibi davrandı ama ayrılırlar muhtemelen diye de içten içe gülüyordu. O gün Mine orada kaldı. Ertesi sabah Mine’ye kocaman bir çiçek ve en sevdiği çikolatalardan geldi ve kapıda Murat. Selin çok kıskandı. Mine hemen sevgilisinin boynuna atladı, barıştılar. Ama Selin bu olayı bozmayı kafasına koymuştu. Murat ile Mine’nin öpüşürken gizlice fotoğrafını çekti ve tüm okula bunu yaydı. Herkes şoktaydı. Rezalet diyorlardı. Okula geldiklerinde her yerde fotoğrafları gördüler. Murat her şeyin bittiğini anlamıştı. Direkt istifa etti ve şehri terk etti. Mine ise aşk acısı içinde yıllarını geçirdi.

Yorumlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir