Güzel değildi. Ne sesi ne de görünüşü. Yeşildi, yemyeşil. Kurbağa Alfonso böyle tanımlardı kendini. Ama âşık olmuştu işte hem de güzeller güzeli, rengârenk kelebek Mina’ya.
Mina çok severdi Alfonso’yu. Çok komik ve eğlenceli bulurdu onu. Ama kurbağanın bundan haberi yoktu. O kendini hiç beğenmemeye ve mutsuz olmaya devam ediyordu. Bazen kelebek ile konuşurlardı. O zaman çok mutlu olur ve hiç susmak istemezdi. Sürekli hikâyeler anlatırdı Mina’ya. Mina hayranlıkla dinlerdi onu ve aniden uçup giderdi. Kelebek utandığı ve belli olacağı için giderdi ama bizim Alfonso ondan sıkıldığı için gittiğini düşünürdü. Mina da âşık olmaya başlamıştı ona. Mina da beğenmezdi kendini. Ondan çok daha güzel kelebekler görmüştü. Hem zaten o kadar eğlenceli, komik Alfonso ne yapsındı onun gibi sıkıcı bir kelebekle.
Bir gün Mina uçarken aşağıda Alfonso’yu güzel mi güzel, komik mi komik olan karıncayla kahkaha atarken gördü. Bir dala kondu ve ağlayarak izledi onları. Kararını vermişti. Konuşmayacaktı bir daha kurbağayla. O da başka arkadaşlar bulup onlarla gülüp eğlenecekti. Umurunda değildi artık Alfonso. Ama ağlamasını durduramıyordu kelebek. O kadar çok ağlamıştı ki kurbağanın kafasına su damlamaya başlayınca aniden kafasını yukarı kaldırdı ve kelebeği gördü. Yağmur değildi bu Mina’ nın gözyaşlarıydı. Kelebek kurbağanın ona baktığını fark edince hemen oradan kaçtı. Kurbağa arkasından seslendi ona ama Mina arkasına bile bakmadan uzaklaştı oradan.
Birkaç gün sonra kelebek, kurbağa ile konuşmaya karar verdi. Ne olacaksa olsundu artık. Bu acıya daha fazla dayanamayacaktı. Arkadaşıyla kurbağaya haber saldı. Akşam buluşacaklardı. İkisi de çok heyecanlıydı. Birbirlerini gördükleri an ikisi de kıpkırmızı olmuştu. Bir süre hiç konuşamadılar ve sadece birbirlerini izlediler. Sonra kelebek aniden ona sarıldı. Ben sana çok aşığım ve biliyorum sen beni sevmiyorsun dedi. Ama daha fazla dayanamadım ve sana söylemek istedim dedi. Kurbağa şok olmuştu. Ben de sana çok aşığım. Ben senin beni beğenmediğini düşünmüştüm dedi. Sonra öpüşüp, koklaştılar ve sevgili oldular. Hiçbir şeyin imkansız olmadığını gösterdiler herkese.
Bir cevap yazın